Kalkaolitik Dönem
Kalkaolitik Dönem (M.Ö. 5500-3000)
Bakır ve taş devri olarak da nitelenir. Birçok bilim adamı tarafından neolitiğin son dönemi olarak ele alınmış ve incelenmiştir. Bu dönemde Neolitik dönem yerleşimlerinin nüfusu artmış, köyden kent oluşuınuna geçilmiştir. Üç döneın içinde incelenebilir;
İlk dönem zengin süslemeli seramikleri ile tanınır. Anadolu’ da bu dönme ait en güzel buluntular Hacılar, Sakçagözü, Malatya’daki Değirmendere, Mersin yakınlarındaki Yumuktepe, Elazığ yakınlarındaki Tülintepe kazılarında bulunmuştur. Seramikler parlak kırınızı renklidir. Küçük kapkacak yanı sıra tahıl depolamaya yarayan büyük kaplar üretilmiştir.
Orta döneme ait buluntu veren merkezlerin başında ise Burdur yakınlarındaki Hacılar, Yozgat yakınlarındaki Alişar ve Çadırhöyük, Can Hasan, Niğde yakınlarındaki Köşkhöyük, İznik yakınlarındaki Ilıpınar, Malatya yakınlarındaki Aslantepe ve Elazığ yakınlarındaki Tülintepe gelir. Bu dönemin seramikIeri koyu renkli ve parlak cidarlıdır. Bezeme motifleri hayli basit olup seramik yüzeyinde az yer kaplarlar. Bazı seramiklerin üzerinde ise geometrik motiflerin kazınmış olduğu görülür.
Kalkaolitik dönemin son safhasına ait buluntu veren en önemli nıerkezler ise Beycesultan, Norşuntepe, Arslantepe ve Alacahöyük’tür. Gri siyah, kahverengi renkteki seramiklerin üzerinde değişik geometrik motifler yanı sıra kazınarak yapılmış motifler, zigzaglar, kırık çizgiler vardır. Küçük kaseler yanı sıra büyük boyda tahıl muhafaza kapları da üretilmiştir.
Kalkaolitik boyunca seramik yapımı kullanılan alanlara göre forın kazanmış ve kaplar belirli büyüklükte üretilmişlerdir. Kapların süslemesinde bu dönemde kök boya yerine metal oksitler kullanılmıştır.
Mimaride Mezopotamya’ dan gelen bir mimari plan tapınak yapımını şekillendirmiştir. Dikdörtgen bir yapının iki tarafında sıralanan üç bölümlü mekanlar planı oluşturmaktadır. Bu mimari tarzının en güzel örneği Malatya yakınlarındaki Değirmentepe kazısında ortaya çıkarılmıştır. Ev yapımında ise evlerin bir avlu etrafında sıralandıkları görülür.
Tarımsal üretimin yanında hayvancılık önem kazanmıştır. Mühürcülük, takı işçiliği bir zanaat haline gelmiştir. Orta kalkaolitik’ten itibaren de bakır işlenmiş, döküm olarak bakırdan baltalar, iğneler yapılmıştır.
Erken ve Orta Neolitik dönemdeki pişmiş topraktan yapılmış tanrıça figürinlerinin yerini bu dönemde cinsel organları özellikle belirtilmiş, boyları en fazla 20 cmyi geçmeyen, fazla şişman olmayan, bazıları ayakta duran bazıları yerde yatan heykelcikler almıştır.
Kaynak
Prof. Dr. Selçuk Gür – İlk İnsandan Selçuklu’ya Anadolu Uygarlıkları (ss. 7,8)
2 Comments
Pingback:
Pingback: