Pafta 16: Zeytin-Alakilise-Üstyol
İçindekiler
Zeytin – Alakilise – Bonda Tepesi
Belören yerleşiminin çıkışındaki toprak yolun yanındaki patikadan yükselen Likya Yolu, geniş bir düzlüğün kenarından geçerek toprak yoldan Zeytin yerleşimine ulaşır. Zeytin yerleşiminden sonra toprak yolda kısa bir süre devam ettikten sonra sağa doğru, patikaya yönelir. Bir müddet iniş yaptıktan sonra köy evlerinin ardından ormana girer. Tepede, tekrar toprak yolda kısa bir süre devam eder ve tekrar patika olarak Alakilise’ ye kadar iniş yapar. Alakilise’ den birkaç km sonra hafif tırmanış ve daha sonrasında da dik bir tırmanış yaparak Papaz Kayası olarak bilinen arkeolojik kalıntıların altından geçer ve dağın başına kadar tırmanır. Bu noktadan sonra sırtları takip ederek hafif eğimle, orman içi patikalarla aşağıya inmeye başlar. Beymelek önündeki lagünün güzel manzarasıyla oldukça yüksek rakımlardan aşağıya inen Likya Yolu’nun kuzey rotası, kış mevsimlerinde kar nedeniyle patikaların kapanması sonucunda yürüyüş açısından elverişsiz hale gelmektedir. Bu rotayı takip edecek yürüyüşçülerin, Belören ile Finike arasında, iki gün sürecek bu güzergah boyunca, ihtiyaç duyacakları miktarda su taşımaları tavsiye edilir.
ZEYTİN MAHALLESİ YERLEŞİM ALANI
Antik Dönem’e ait yapı kalıntılarıyla iç içe yaşayan birkaç hanenin dışında, terkedilmiş durumda bir vadi çevresinde konumlanmış Zeytin Mahallesi’nde yerleşim, Klasik Dönem’den başlayarak Helenistik, Roma, Bizans ve Osmanlı dahil günümüze kadar devam etmiştir. Zeytin Mahallesi’ndeki tarımsal amaçlı teraslar, sarnıç ve zeytin yağı işlikleri, burada Antik Dönem’de yoğun olarak tarımsal faaliyette bulunulduğunu; Myra’ya bağlı bu yerleşimde üretim ekonomisinin gerçekleştirildiğini göstermektedir. Yerleşim alanında, Alakilise’nin yaklaşık 1,5 km doğusunda, mevcut yolun kenarında; güneye uzantılı iki temel sırası ayakta, düzgün kesme taştan yapılmış ve yaklaşık 10×10 metre boyutlarında, kare planlı bir yapı yer almaktadır. Yamaçlardan itibaren dağınık biçimde lahitler, alana yayılmıştır. Aylakçamur mevkiinde ise temel seviyesinde yapı kalıntıları, zeytin işlikleri, şarap yapmak ve üzüm sıkmak amacıyla kayalara oyulmuş işlikler bulunmaktadır. Yerleşim alanındaki yapıların su ihtiyaçları ana kayalara oyulmuş sarnıçlardan karşılanmıştır. Vadinin kuzey gerisinde ise vadi tabanından başlayarak günümüze kadar kullanılagelmiş nekropol alanı yer almaktadır.
ALAKİLİSE YERLEŞİM ALANI (KARKABO)
Belören köyü, Alakilise mevkiinde yer alan, 5-6. yy.a ait Alakilise, Erken Bizans Dönemi kilisesidir. Bazilikal planlı, üç nefli kilisenin çevresinde oldukça tahrip olmuş mimari elemanlar yer almaktadır. Kilisenin doğusunda içte dairesel, dışta çokgen cepheli apsis, batısında narteks ve atrium bulunmaktadır. Güneydoğusunda kare içinde haç planlı ek yapı; atriumun kuzeyinde, üzeri kubbemsi, tonoz örtülü 5 mekan ve bir sarnıç görülmektedir. Bazilikal kilisenin yaklaşık 1 km güneydoğusunda, ana kayaya oyulmuş 9×5 metre boyutlarında bir şapel, onun da kuzeydoğusunda 11.15×4.90 boyutlu, yer yer freskolu ikinci bir şapel vardır.
Kilisenin kuzeydoğusunda, mevcut orman yolunun kenarında, gözetleme kulesi ve çiftlik evlerinin bulunduğu başka bir yerleşim bulunmaktadır. Batı yamaçta ise mezar odası ana kayaya oyulmuş, girişi kuzeyden olan ve üzerine lahit kapağı oturtulmuş bir kaya mezarı yer almaktadır. Alanda dağınık olarak bulunan yapı kalıntıları ve tarımsal amaçlı teras duvarlarına rastlanmaktadır.
Alakilise’nin yaklaşık 1 km doğusunda, yamaç ve tepe üzerinde yer alan yerleşimin adının; Başmelek Gabriel’e adanan Alakilise’nin narteksindeki kitabeden ve Sionlu Nikolaos’un Vita’sındaki bilgilerden, Karkabo olduğu anlaşılmaktadır. Yerleşim alanında yaklaşık 10×5 metre ebatlarında küçük bir kilise bulunmaktadır. Yapı duvarlarında çok büyük olmayan yöresel taş ve kireç harcı kullanılmıştır. Kilisenin kuzeybatısında 2 sarnıç, doğusundaki tepenin kuzey ve batısında iri kesme taşlardan mekanlar oluşturularak yapılmış kendine ait sarnıç ve işliği bulunan konutlara ait kalıntılar yer almaktadır.
PAPAZ KAYASI KUTSAL ALANI
Demre vadisine hakim bir konumda, halk arasında Papaz Kayası olarak adlandırılan tepe, kutsal bir mekan olarak kullanılmıştır. Dini ayinlerin yapıldığı ana kayaya oyulmuş nişler ve basamak biçiminde düzenlenmiş sekilerle oluşturulan platformlar görülmektedir. Kutsal alanda, Hıristiyanlıkla birlikte Bizans Dönemi’ne tarihlendirilen, tavan kısmı tonozlu, küçük bir şapel inşa edilmiştir. Şapel yanında üç adet sarnıç ve etrafta, üzerinde haç motiflerinin işli olduğu mimari bloklar bulunmaktadır.
KARABEL (PHARRÕA)
Karabel Mahallesi’nde Tragallassos’ a bağlı küçük bir kule, çiftlik yerleşimi olarak bilinmektedir. Kayalık bir yükselti üzerine yapılmış olan, Geç Helenistik Dönem’ e ait kule 3 katlıdır. Kulenin birinci katına ait duvarlar ayakta olup ikinci kat duvarları kısmen ayakta, üçüncü kat duvarlarının ise güney bölümü ayaktadır. Dar ve uzun bloklarla kat sınırları vurgulanmış olan kulenin görünen yüzleri, kaba bosajlar biçiminde bombeli bırakılmıştır. Kulenin penceresi girişin hemen üzerinde, ikinci katta yer almaktadır. Kulenin çevresinde 3 adet sarnıç bulunmaktadır. Yaklaşık 2-3 m çapında, ana kayaya oyularak yapılmış olan sarnıçların iç kısmı sıvalıdır. Kulenin batı-güney tarafında, kesme taşların kullanımıyla yapılmış konutlara ait olduğu tahmin edilen kalıntılar ve zeytin işlikleri bulunmaktadır.
ÇAĞMAN YERLEŞİMİ (PLAKOMA)
Muskar-Arneai yolu üzerindedir. Erken Bizans kilisesi dışında çok az kalıntı bulunmaktadır. St. Nikolaos’un Vita’sındaki bilgilere göre 6. yüzyılda, Plakoma’da üçyüz kişinin yaşadığı tahmin edilmektedir. Yapılan kazılarda, Börülce Deresi mevkiinde Bizans Dönemi’ne tarihlendirilen bir nekropol alanı bulunmuştur.
BOLDAĞ-AĞZIEĞRİ YERLEŞİM ALANI
Finike ilçesi sınırlarında yer alan Boldağ köyünde, Gülmez Dağı üzerinde, Antik Dönem’de Bonda olarak adlandırılan bölge içindeki farklı yerleşim alanlarından olan birisi olan Karakuyu yerleşimi; Dinektepe ve Karakuyu yerleşimlerinden sonra kuzeye doğru giden yolun alt tarafında, Kabaksarnıç Deresi’nin kuzeybatısındaki ormanlık alan içinde yer alan bir Bizans yerleşimidir.
Köşe duvarlarında iri blok taşların kullanıldığı, genelinde özensiz taşlarla ve harç kullanılarak yapılan yapılar, Bizans Dönemi özelliği göstermektedir. Duvarlarının izlenebildiği kadar kareye yakın bir formda kule olabilecek yapının duvarlarındaki hatıl delikleri çok katlı bir yapı özelliği göstermektedir. İnce bağlayıcı duvarlarla yapının içinde mekânlar oluşturulduğu hatıl deliklerinden de anlaşılmaktadır. Yerleşim alanı içinde doğuya bakan apsisi ile bir kilise yapısı, yoğun bitki örtüsü arasında görülebilen yapılardandır.
Yerleşim alanının güneybatısında yer alan yolun alt kısmında, ormanlık alan içinde, Geç Roma-Erken Bizans Dönemi’ne ait olabilecek bir gözetleme kulesi bulunmaktadır. Kare planlı, kapı lentolarında iri kesme taşların kullanıldığı yapının beden duvarları çok düzgün olmayan taşlarla örülmüş olup yaklaşık 1,5–2 m’ye kadar ayaktadır.
Kaynak
https://likyayolu.ktb.gov.tr/